14 Mayıs seçimleri yaklaşırken, seçim suçları da tartışılmaya başlandı. Seçmenler, seçim görevlileri ve siyasi partiler dahil herkesin seçim kurallarına ve yasaklarına uyması gerektiğini belirten Avukat Ender Unutan Ersözlü, seçim sürecinde işlenebilecek suçlara dikkat çekerek, "Seçim suçları, kısa süreli oldukları ve seçim sonrası yargılamalara ve hatta hapis cezasına yol açabilecekleri için pek bilinmiyor." dedi.
TÜRKİYE - 14 Mayıs'taki Cumhurbaşkanlığı Seçimleri ve 28. Dönem Milletvekili Seçimleri yaklaşırken, bu döneme özgü bazı suçlar ve cezalar da gündeme geliyor. Diğer suçlardan farklı olarak, seçim dönemlerinde işlenen seçim suçları ve bu suçlara uygulanabilecek cezai yaptırımlar, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun'un "Seçim Suçları ve Cezaları" bölümünde düzenlenmiştir. Seçimlerin özgürlük, eşitlik ve güven ortamında yapılmasını sağlamayı amaçlayan bu Kanun uyarınca, seçim sürecinde ve seçim gününde, niteliğine bağlı olarak belirli eylem ve işlemlere idari para cezası ve 5 yıla kadar hapis cezası gibi yaptırımlar uygulanabilmektedir. Örneğin, seçim günü yetkili kurulların emirlerine uymayan seçmenlere idari para cezası verilmektedir. Seçim günü oy kullanmaya devam eden ve sandıkları çalanlar ise 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilmektedir. Avukat Ender Unutan Ersözlü, 14 Mayıs 2023'te yapılacak seçim sürecinde görülebilecek suçlara dikkat çekti.
Toplumsal barış açısından seçimlerin güven ve eşitlik ortamında yapılmasının önemine dikkat çeken Av. Ender Unutan Ersözlü, "Bu konuda seçmenlere büyük sorumluluk düşüyor. Seçmenlerin 298 sayılı Seçim Kanunu'nda belirtilen idari para cezaları veya hapis cezalarına ilişkin cezai yaptırımlarla karşılaşmamak için seçim sürecinde dikkatli ve titiz davranmaları gerekiyor." dedi.
İlgili Kanunda seçimin kesinleştiği tarihten oy kullanma gününe kadar geçen sürede dikkate alınması gereken seçim suçlarına değinen Av. Ender Unutan Ersözlü şu bilgileri paylaştı: "Seçim yasaklarına oy verme günü ve öncesinde uymayanlar ve yasak propaganda yapanlar hakkında çeşitli yaptırımlar uygulanabilir. Örneğin, seçim propagandasını engellemek ve seçim propagandası matbaalarının yayınlanmasını veya duyurulmasını engellemek veya imha etmek seçim suçu sayılır. Bu suçu işleyenler altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılabilir. Ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun "belgede sahtecilik" suçuna ilişkin hükümlerine göre, tamamen veya kısmen sahte seçmen kütükleri veya seçmen listelerini düzenleyen, bozan, çalan veya imha edenlere verilecek ceza yarı oranında artırılır. Kanunda belirtilen kurulların toplanmasını veya görevlerini yapmasını engelleyenler iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Seçmen kütüğüne yazılma hakkı olmayan bir seçmeni yazdıranlar veya yazılma hakkı olan bir seçmeni yazdıranlar veya silinmesi gereken seçmenin ismini sildirmeyenler veya sildirmeyenler O seçmenin isminin silinmemesi gerektiği halde, bir yıldan iki yıla kadar hapis cezasına çarptırılabiliyor.
Ender Unutan Ersözlü, çeşitli cezaların söz konusu olabileceği diğer seçim suçlarından bazılarını şöyle sıraladı: "Müdahalede bulunmayı öneren veya buna teşebbüs edenler seçim suçu işlemiş olurlar. Mükerrer oy kullanma, seçmen yokluğunda oy kullanma, sandık çalma, seçim tutanağında tahrifat yapma, haksız oy elde etmek için çıkar sağlama, seçmenlerin oy kullanmasını engelleme ve silah taşıma gibi eylemler seçim kanunu kapsamında seçim suçu olarak değerlendirilir. Bu suçları işleyenler, idari para cezasından çeşitli sürelerde hapis cezalarına kadar uzanan yaptırımlarla karşı karşıya kalabilirler."
Seçimlerin eşitlik ve güven ortamında yapılabilmesi için seçmenlerin seçim yasaklarına ve kurallarına uymasının önemine vurgu yapan Av. Ender Unutan Ersözlü, "Seçim suçları yalnızca seçim dönemlerinde gündeme geldiğinden, uygulama kapsamı ve süresi dar ve az bilinmektedir. Ancak bilerek veya bilmeyerek seçim suçunu işleyenler, seçimden sonra sürpriz yargılamalara, para ve hapis cezalarına maruz kalabilmektedir. Seçim suçu süreçlerinden gördüğümüz kadarıyla seçim davaları azımsanmayacak bir orandadır. Bu nedenle seçmenlerin, seçime katılanların ve siyasi partilerin seçim suçları konusunda bilinçlendirilmesi gerekmektedir." dedi.